1 Mayıs 2024 Çarşamba

BİRİNCİ SELİM ; Mehmet ÖZYARDIMCI

BİRİNCİ SELİM

Mehmet ÖZYARDIMCI

Bizim Yavuz Sultan Selim olarak andığımız Birinci Selim, (1470-1520) 20 yıl Trabzon'da vali olarak görev yapıyor.

Babası İkinci Beyazıt'tan sonra, Nisan 1512'de tahta çıkıyor.

*

Babasıyla neler yaşadı, tahta nasıl çıktı, konumuz olmadığı için buraları yazmayacağım.

*

Amacı doğuya sefer yaparak, Arabistan'ı ve Mısır'ı fethederek, tüm Müslümanların padişahı, Halifesi olmaktı.

Ümmetin lideri olmaktı.

*

Şimdi hemen itiraz edip, olmadık yorumlarda bulunmayın.

Bu kısa paylaşımda maksadım farklı.

Sahifelerce yazacak değilim.

*

Doğu seferinin nasıl geçtiğini; Çaldıran, Mercidabık, Ridaniye Savaşlarını anlatmayacağım.

Doğu seferinin sonuçlarını yazmayacağım.

Bunlar yazımın konusu değildir.

Meraklılar öğrenirler.

*

Birinci Selim sefere çıkacak, ama geçtiği bölgeler olduğu gibi Türk beldeleri, savaşacakları da Türk devletleri.

*

Bu iş öyle kolay değil...

Orduyu ikna edip sefer çıkarabilmesi için fetvaya gerek var.

Aksi takdirde...

Müslümanları Müslümanlarla nasıl savaştıracaksınız?

*

Şeyhülislam Nurettin el Hamza icabını yapıyor, fetvayı veriyor:

*

Müslümanlar!

Bilin ve öğrenin ki, şu Kızılbaş toplumunun başkanları Erdebil-oğlu Şâh İsmail'dir. Peygamberimiz aleyhisselâm'ın şeriatını ve sünnetini ve İslâm dinîni ve din bilgisini ve Kur'an'ı küçümsedikleri ve de Allah Teâlâ'nın haram kıldığı günahlara "Helâldir" dedikleri ve Kur'an'ı ve Mushafları ve şeriat kitaplarını hor görüp ateşte yaktıkları ve de bilginlere ve dindarlara ihanet edip öldürüp mescitlerini yaktıkları ve de pis başkanlarını Tanrı sayıp secde ettikleri ve de Hazret-i Ebû Bekir'e ve Hazret-i Ömer'e sövüp halifeliklerini inkâr edip sövdükleri ve de Peygamberimiz 'in şeriatını ve İslâm'ı yok etmeye kast ettikleri, bu anılan ve de bunların Şeriata karşı söz ve davranışları bu fakire ve diğer İslâm âlimlerine göre, tevatürle bilinip, açıkça belli olduğundan, biz dahi Şeriatın hükmü ve kitaplarımızın nakli ile fetva verdik ki, adı geçen toplum:

Kızılbaşlar kâfir ve dinsizdirler ve de her kimse ki, onlara uyup o sapık dinlerine razı ve yardımcı olursa onlar da kâfir ve dinsizlerdir. Bunları dahi öldürüp toplumlarını darmadağın etmek, tüm Müslümanlara vacip ve farzdır.

Müslümanlardan ölen Saîd ve Şehit olup Cennet'e girer ve onlardan ölen aşağılayan Cehennem 'in dibindedir. Bunların hâli kâfirlerin hâlinden daha fena ve çirkindir. Zîrâ bunların kestikleri ve avladıkları ister doğanla, ister ok ile ve av köpeği ile olsun, murdardır ve nikâhları gerek kendilerinden, gerek başkasından alsınlar, bâtıldır ve de bunlara kimseden mîras yoktur.

Bir bucak halkı bunlardan olsa da Allah yardımcısı olsun!.. Osmanlı Padişahı'na gerekir ki bunların (Kızılbaşların) ileri gelenlerini öldürüp, mallarını ve kadınlarını dahi ve çocuklarını, İslâm gazilerine taksim ede ve bunları ele geçirilince, tövbelerine ve pişmanlıklarına inanmayıp, öldürülmeli ve de bir kimse ki, vilâyette olup onlardan olduğu bilinirse ya da onlara giderken yakalanırsa, öldürülmeli ve tüm bu toplum hem dinsizdir ve hem bozguncudur! İki yönden katledilmeleri vaciptir.

Ey Allah'ım!

Dine yardım edene sen de yardım et ve Müslümanları hor göreni sen de hor gör!..

(bu fetvayı veren)

Sanı Görez adıyla meşhur el-Müftü Hamza"

*

"Fetva",  yeteri kadar anlaşılır değil mi?

Lütfen bu fetvayı tekrar tekrar okuyun...

Sadece Kızılbaş olarak adlandırılan insanlar değil, onlarla uyum içerisinde yaşayan herkes kafir sayılıyor, dinen öldürülmelerinin Allah'ın emri olduğu söyleniyor.

*

Sefere bu fetva ile çıkılıyor, Anadolu'da on binlerce Türk, bu fetvaya dayanılarak, Allah ve Müslümanlık adına katlediliyor.

Olayları, yaşananları falan yazıp konuyu uzatmayacağım.

Sadece şunu söyleyeyim.

Fetvada buyurulan ne varsa, eksiksiz yerine getirilmiştir.

Varın gerisini anlayın.

*

Kimseleri falan karalayacak değilim.

Tarih bir bilimdir...

İlk kuralı, olayları yaşandığı zamana göre değerlendirmektir.

Bu kuralı iyi bilenlerdenim.

Bu bakımdan...

Sokma akılla dolaşanlar, sloganları fikir sananlar, saçma sapan yorumlar yapıp canımı sıkmasınlar.

Birinci Selim'i isteyen övsün, dileyen sövsün bana ne?

Ben sadece bilgiyi aktarmakla yetinip, günümüze gelmek istiyorum.

*

Bakın size bir şey söyleyeyim...

Bu dincilik öyle sapkınlıktır ki, uygun ortamı bulduğunda her şeyi, ama her şeyi yapar.

Hayata, insana, insanlığa düşmandır.

*

Böyle bir fetvayı lüzum gördüğünde isteyecek şahsı da fetvayı verecek olanı kişiyi de biliyorsunuz.

Onların Türklüğe bakışı Birinci Selim gibidir.

Şimdiye kadar hayli mesafe aldılar, ama henüz o güce ulaşamadılar.

Toplumu kıvama getiremediler.

Kindar ve dindar nesiller yetiştirmeye son hızla devam ediyorlar.

*

Tarikat cemaat adı altında kurumsallaşan ve iktidar tarafından korunup kollanan yapıların, kendilerinden olmayanlara bakışları, yukarıdaki fetvaya uygundur.

Madımak Otelde insanları yakanlar gibidir.

Size yüzlerce örnek verebilirim.

*

Etrafınızda, din adına boğazınızı kesmek için emir bekleyen komşularınız, tanıdıklarınız; hatta akrabalarınız var.

Bunu asla unutmayın.

*

Arap gericiliği ile Türk varlığı yok edilmeye çalışılıyor.

*

Türkiye'yi bekleyen tehlike ve tehdit budur.

*

Dinciliktir.

*

Soysuzlaşmadır.

Ankara, 30 Nisan 2024

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder