BİRİNCİ SELİM
Mehmet ÖZYARDIMCI
Bizim Yavuz Sultan Selim olarak andığımız Birinci
Selim, (1470-1520) 20 yıl Trabzon'da vali olarak görev yapıyor.
Babası İkinci Beyazıt'tan sonra, Nisan
1512'de tahta çıkıyor.
*
Babasıyla neler yaşadı, tahta nasıl çıktı,
konumuz olmadığı için buraları yazmayacağım.
*
Amacı doğuya sefer yaparak, Arabistan'ı ve
Mısır'ı fethederek, tüm Müslümanların padişahı, Halifesi olmaktı.
Ümmetin lideri olmaktı.
*
Şimdi hemen itiraz edip, olmadık
yorumlarda bulunmayın.
Bu kısa paylaşımda maksadım farklı.
Sahifelerce yazacak değilim.
*
Doğu seferinin nasıl geçtiğini; Çaldıran,
Mercidabık, Ridaniye Savaşlarını anlatmayacağım.
Doğu seferinin sonuçlarını yazmayacağım.
Bunlar yazımın konusu değildir.
Meraklılar öğrenirler.
*
Birinci Selim sefere çıkacak, ama geçtiği
bölgeler olduğu gibi Türk beldeleri, savaşacakları da Türk devletleri.
*
Bu iş öyle kolay değil...
Orduyu ikna edip sefer çıkarabilmesi için
fetvaya gerek var.
Aksi takdirde...
Müslümanları Müslümanlarla nasıl
savaştıracaksınız?
*
Şeyhülislam Nurettin el Hamza icabını
yapıyor, fetvayı veriyor:
*
Müslümanlar!
Bilin ve öğrenin ki, şu Kızılbaş
toplumunun başkanları Erdebil-oğlu Şâh İsmail'dir. Peygamberimiz
aleyhisselâm'ın şeriatını ve sünnetini ve İslâm dinîni ve din bilgisini ve
Kur'an'ı küçümsedikleri ve de Allah Teâlâ'nın haram kıldığı günahlara "Helâldir"
dedikleri ve Kur'an'ı ve Mushafları ve şeriat kitaplarını hor görüp ateşte
yaktıkları ve de bilginlere ve dindarlara ihanet edip öldürüp mescitlerini
yaktıkları ve de pis başkanlarını Tanrı sayıp secde ettikleri ve de Hazret-i
Ebû Bekir'e ve Hazret-i Ömer'e sövüp halifeliklerini inkâr edip sövdükleri ve
de Peygamberimiz 'in şeriatını ve İslâm'ı yok etmeye kast ettikleri, bu anılan
ve de bunların Şeriata karşı söz ve davranışları bu fakire ve diğer İslâm
âlimlerine göre, tevatürle bilinip, açıkça belli olduğundan, biz dahi Şeriatın
hükmü ve kitaplarımızın nakli ile fetva verdik ki, adı geçen toplum:
Kızılbaşlar kâfir ve dinsizdirler ve de
her kimse ki, onlara uyup o sapık dinlerine razı ve yardımcı olursa onlar da
kâfir ve dinsizlerdir. Bunları dahi öldürüp toplumlarını darmadağın etmek, tüm
Müslümanlara vacip ve farzdır.
Müslümanlardan ölen Saîd ve Şehit olup
Cennet'e girer ve onlardan ölen aşağılayan Cehennem 'in dibindedir. Bunların
hâli kâfirlerin hâlinden daha fena ve çirkindir. Zîrâ bunların kestikleri ve
avladıkları ister doğanla, ister ok ile ve av köpeği ile olsun, murdardır ve
nikâhları gerek kendilerinden, gerek başkasından alsınlar, bâtıldır ve de
bunlara kimseden mîras yoktur.
Bir bucak halkı bunlardan olsa da Allah
yardımcısı olsun!.. Osmanlı Padişahı'na gerekir ki bunların (Kızılbaşların)
ileri gelenlerini öldürüp, mallarını ve kadınlarını dahi ve çocuklarını, İslâm
gazilerine taksim ede ve bunları ele geçirilince, tövbelerine ve
pişmanlıklarına inanmayıp, öldürülmeli ve de bir kimse ki, vilâyette olup
onlardan olduğu bilinirse ya da onlara giderken yakalanırsa, öldürülmeli ve tüm
bu toplum hem dinsizdir ve hem bozguncudur! İki yönden katledilmeleri vaciptir.
Ey Allah'ım!
Dine yardım edene sen de yardım et ve
Müslümanları hor göreni sen de hor gör!..
(bu fetvayı veren)
Sanı Görez adıyla meşhur el-Müftü
Hamza"
*
"Fetva", yeteri kadar anlaşılır değil mi?
Lütfen bu fetvayı tekrar tekrar okuyun...
Sadece Kızılbaş olarak adlandırılan
insanlar değil, onlarla uyum içerisinde yaşayan herkes kafir sayılıyor, dinen
öldürülmelerinin Allah'ın emri olduğu söyleniyor.
*
Sefere bu fetva ile çıkılıyor, Anadolu'da
on binlerce Türk, bu fetvaya dayanılarak, Allah ve Müslümanlık adına
katlediliyor.
Olayları, yaşananları falan yazıp konuyu
uzatmayacağım.
Sadece şunu söyleyeyim.
Fetvada buyurulan ne varsa, eksiksiz
yerine getirilmiştir.
Varın gerisini anlayın.
*
Kimseleri falan karalayacak değilim.
Tarih bir bilimdir...
İlk kuralı, olayları yaşandığı zamana göre
değerlendirmektir.
Bu kuralı iyi bilenlerdenim.
Bu bakımdan...
Sokma akılla dolaşanlar, sloganları fikir
sananlar, saçma sapan yorumlar yapıp canımı sıkmasınlar.
Birinci Selim'i isteyen övsün, dileyen
sövsün bana ne?
Ben sadece bilgiyi aktarmakla yetinip,
günümüze gelmek istiyorum.
*
Bakın size bir şey söyleyeyim...
Bu dincilik öyle sapkınlıktır ki, uygun
ortamı bulduğunda her şeyi, ama her şeyi yapar.
Hayata, insana, insanlığa düşmandır.
*
Böyle bir fetvayı lüzum gördüğünde
isteyecek şahsı da fetvayı verecek olanı kişiyi de biliyorsunuz.
Onların Türklüğe bakışı Birinci Selim
gibidir.
Şimdiye kadar hayli mesafe aldılar, ama
henüz o güce ulaşamadılar.
Toplumu kıvama getiremediler.
Kindar ve dindar nesiller yetiştirmeye son
hızla devam ediyorlar.
*
Tarikat cemaat adı altında kurumsallaşan
ve iktidar tarafından korunup kollanan yapıların, kendilerinden olmayanlara
bakışları, yukarıdaki fetvaya uygundur.
Madımak Otelde insanları yakanlar gibidir.
Size yüzlerce örnek verebilirim.
*
Etrafınızda, din adına boğazınızı kesmek
için emir bekleyen komşularınız, tanıdıklarınız; hatta akrabalarınız var.
Bunu asla unutmayın.
*
Arap gericiliği ile Türk varlığı yok
edilmeye çalışılıyor.
*
Türkiye'yi bekleyen tehlike ve tehdit
budur.
*
Dinciliktir.
*
Soysuzlaşmadır.
Ankara, 30 Nisan 2024